İran’ın Batı ile Entegrasyonunun

İran’ın Batı ile Entegrasyonunun. Yani yılın tamamına baktığımız zaman İran’ın ihracatı sene sonunda 1,8 milyon varillere kadar gelebilir. Bu açıdan İran küresel petrol endüstrisinde önemli bir ülke.

İran’ın Batı ile Entegrasyonunun

İran bildiğiniz gibi 157,8 milyar dolarlık kanıtlanmış petrol rezervleriyle dünyadaki rezervlerin yüzde 9.3’üne sahip. Bu açıdan İran küresel petrol endüstrisinde önemli bir ülke. Bununla birlikte 2011 yılından sonra sıkılaşan yaptırımlar İran petrol endüstrisi üzerinde ciddi olumsuz sonuçlara neden oldu.

Örnek vermek gerekirse, yaptırımlardan önce 2000’lerin başında İran’ın petrol üretimi 3,7 milyon varillere kadar yükselmişken, yaptırımlar sonrasında 2,5 milyon varillere kadar geriledi. Geçtiğimiz yılsa, 2015 yılında İran 2,8 milyon varile yakın bir petrol üretimi yaptı. Bununla birlikte İran’a yaptırımlar sonrasında genel olarak beklenti İran kaynaklı arzın petrol fiyatlarını daha da aşağı düşüreceği. Aslında bu bir noktada doğru çünkü son 1,5 yılda 19 aylık süreçte petrol fiyatları yüzde 75’e yakın değer kaybetti.

İran’ın Batı ile Entegrasyonunun Petrol Fiyatlarına Etkisi Nasıl Olacak?

İran kaynaklı arz endişeleriyle birlikte bunun daha da aşağı çekileceği yönünde beklentiler var. Yalnız bir açıdan bakmakta fayda var: İran bugün 2015 yılında 1,1 milyon varile yakın bir ihracat yaptı. İran’ın bunu yaptırımlar sonrasında çok hızlı bir şekilde arttırması aslında çok da mümkün değil çünkü İran’ın petrol yatırımlarına ihtiyacı var. Yabancı yatırımların yanında teknolojiye de ihtiyacı var.

Bu anlamda İran’ın üretimi beklendiği gibi 1 milyon varillere yakın artırması aslında çok da mümkün değil. Yalnız 2016 yılının ilk 6 ayında İran’ın petrol üretiminin 400-450 bin varile yakın bir artış yaşaması mümkün. 2016’nın tamamındaysa İran’ın petrol üretiminde 700-750 bin varile yakın bir artış yaşanabilir.

Yani yılın tamamına baktığımız zaman İran’ın ihracatı sene sonunda 1,8 milyon varillere kadar gelebilir. Üretim ise 3-3,5 milyon varil civarında gerçekleşebilir. Burada İran’ın tek bir dezavantajı var: Yaptırımlar sonrası İran’ın petrol ihracatını artırması fiyatları daha da aşağıya çekecek.

Bu aslında İran için bir nevi beklenen üretim seviyesini gerçekleştirmesi açısından da dezavantaj çünkü fiyatların daha aşağı çekilmesi petrole yönelik yatırımları düşürecek. Bildiğimiz gibi geçtiğimiz sene küresel yatırımlar yüzde 20 düştü. Önümüzdeki senede, 2016 da yüzde 20’ye yani 300 milyar dolara yakın yine düşüş bekleniyor. Bu anlamda İran’ın fiyatlardaki düşüşten dolayı yeni yatırım ve teknolojiyi kolayca transfer edememesi İran’ın üretimini beklendiği hızda artırmasının önündeki en büyük engel olacaktır.

Bu açıdan önümüzdeki birkaç yılda İran kaynaklı arz artışının çok da büyük boyutlarda olmayacağını söyleyebiliriz. 2015’te küresel petrol piyasalarındaki arz fazlası 1,7 milyondu. Bunun bu yılsa 740 bin varil civarında günlük olacağını öngörüyoruz ama geçtiğimiz yıl dediğim gibi İran kaynaklı arzın artması durumunda 2016’da bu 1 milyon varil seviyesini geçebilir. O açıdan İran’daki yaptırımlar sonrası petrol üretimine ve ihracatına fiyatlar açısından bakmakta fayda var çünkü bu kısa ve orta vadede İran’ın petrol fiyatları üzerinde önemli bir belirleyici olacak.